Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, 2018’deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e ortak aday olması için muhalefetin teklif götürdüğünü ve kendisinin de masada olduğuna işaret ederek, “2018’de kötü bir tecrübemiz var. Ortak adaylık teşebbüsü vardı ama olmadı. Ülke 5 yıl kaybetti” dedi. Babacan, “‘Siz ortak aday olursanız biz sizi destekleyeceğiz’ diyenler sözlerinin arkasında dursaydı, o gün o iş olurdu” yorumunu yaptı.
Halk TV’de katıldığı programda gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Babacan, 2018’deki seçimlere ve Abdullah Gül’ün ortak adaylığına ilişkin çıkan tartışmalara değinirken şu ifadeleri kullandı:
“Bugünkü duruma baktığınızda muhalefet ortak aday çıkarırsa başarılı olabilecekti. Ama olmadı ve 5 yıl kaybetti memleket. Neden olmadı?
Diğer siyasi parti liderleri gelip teklif ettiler ortak adaylı konusunu Sayın Gül’e… İsimler belli. Teklif edenleri topladığınızda eğer ortak aday olsaydı, rahatlıkla seçimi kazanabilecek bir tablo vardı o dönemde.
(Teklif edildiği ortam da siz de var mıydınız?) Tabii ki vardım.
Şöyle bir şart vardı o gün. Gerçekten hep beraber ortak duruş olursa bu iş olur, bir iki partinin destek verip diğerlerinin vermemesi ortak aday değil zaten.
Siz ortak aday olursanız biz sizi destekleyeceğiz diyenler sözlerinin arkasında dursaydı, o gün o iş olurdu.”
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın programda değindiği diğer konu başlıkları ve ifadeleri şunlar oldu:
‘Menfaat ilişkileri çatışmaya dönmüş’
“Şahsi menfaatler ve grup menfaatleri olunca, kamu görevlileri ile dışardaki insanların menfaat ilişkileri oluştuğu sürece bu ilişkiler, menfaat çatışmasına dönebilir. Son günlerin gündeminden anladığım, menfaat çatışmasına dönmüş bu iş. Üç videodaki iddialara bakın, burada karşılıklı çıkarlar ve menfaat çatışması var. Gerçekten çok yazık. Bunların böyle ortalığa dökülüp de hâlâ adım atılmaması da bir başka yazık, bir başka ayıp.”
‘Savcıların derhal hareket etmesi lazım’
“Ülkem adına üzülüyorum. Bu ifadeleri kullanan kişinin de ifadelerine güvenip, söylediklerini kabul edemeyiz. Bu da doğru değil. Şu anda yapılması gereken nedir? Burada bir sürü iddia var, normal işleyen bir devlet yapısında bunları değerlendirmek siyasi partilerin işi olmamalı. Savcılıkların derhal harekete geçip bu iddiaların doğru olup olmadığını araştırması lazım.”
‘Komple bir sistemin çöküşünü yaşıyoruz’
“Adalet Bakanı ve İçişleri Bakanı neden susuyorlar, neden gereğini yapmıyorlar? Yargı sistemini öyle bir hale getirdiler ki, hakimler de savcılar da çekiniyor. Yargının üzerinde baskılar var. Yargı böyle durumlarda hükûmetten sinyal bekliyor, sinyal gelmeden adım atamıyorlar. Komple bir sistemin çöküşünü yaşıyoruz.”
‘İttifaklar konusunda bir adım attık’
“İttifak gibi önemeli bir birliktelik oluşmadan önce ilişki zeminini sıcak tutmak gerekir. Baktık ki muhalefet içinde güçlendirilmiş parlamenter sistem önemli bir ortak payda, hiç olmazsa görüşmelere oradan başlayalım dedik. İttifaklar konusunda hani mesafeli duruyorsunuz diyorsunuz ama bir yandan da bu konuda adım attık. Sayın Kılıçdaroğlu’yla, Sayın Akşener’le yaptığımız ortak basın toplantısında biz bu istişare sürecini başlatıyoruz dedik.”
‘Ortaya beş ayrı sistem önerisinin çıkması faydalı değil’
“‘Türkiye güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçmelidir’ diyen partilerin bu sistem konusunda gerçekten ortak bir vizyonu var mı? Dedik ki ‘Kamuoyuyla paylaşmadan önce kendi aramızda arkadaşlarımız konuşsunlar, çalışmaları ortak bir sayfaya doğru getirelim, açıklamayı belki ortak yaparız’. Ama öyle anlıyorum ki ortak açıklama söz konusu olmayacak. Herhalde her parti önce bir kendisininkini açıklayacak, ondan sonra konuşacağız. Memleketin düze çıkması için her şeye uyarız. Teklifimizin gerçekleşmediğini görüyoruz. Ortaya beş tane ayrı parlamenter sistem çıkacak. Faydalı bir şey mi, emin değilim. Bütün bunlar bir karşılıklı güven inşa etme testi. Önce güven sağlamaya başlarsınız, çürük temel üzerine sağlam yapı inşa edemezsiniz.”
‘Zalim Sisi’ yakında ‘dostum Sisi’ olacak’
“‘Zalim Sisi’ydi değil mi? Şimdi ‘dostum Sisi olacak’ yakında, çok merak etmeyin hepsi oluyor, basamak-basamak oraya gidiyorlar. ‘Masasına oturmam’, ‘elini sıkmak istemiyorum’ dediği Mısır gitti Yunanistan’la iş birliği yaptı mı, Kıbrıs Rus Kesimiyle iş birliği yaptı mı, İsrail’le iş birliği yaptı mı? Onlarla anlaşma için masaya oturdu mu? Ne oldu? Doğu Akdeniz Türkiye’ye rağmen paylaşılmaya başlandı.”
‘Herkesle kavga ederseniz Sisi’nin ayağına gitmeye mecbur olursunuz’
“Akdeniz’e en uzun kıyı şeridi olan ülke hangisi? Türkiye. Ama siz herkesle kavga ederseniz, herkesi düşman ilan ederseniz, kimseyle oturup konuşmazsanız, diğer ülkeler aralarında oturur ve sizin hakkınız olan Mavi Vatanı elinizden alır. Ondan sonra Sisi’nin ayağına gitmeye mecbur olursunuz. Diplomaside bu çok önemlidir; kim kimin ayağına gidiyor? Mısır heyeti mi bize geldi, yoksa bizim heyet mi Mısır’a gitti?”
‘Başarı kriterimiz gençlerin geleceklerini Türkiye’de görmesidir’
“Başarı kriterimiz; bu ülkenin gençlerinin tekrar geleceklerini bu ülkede görmesidir. Türkiye’nin 20 bin, 25 bin dolarlık milli geliri yakalamasıdır. Hukukun üstünlüğü endeksinde, özgürlük endeksinde, basın özgürlüğü endeksinde Türkiye’nin en iyi ülkeler arasına girmesidir. Bunlar olana kadar da biz artık siyasetteyiz, bir yere gitmeyiz.”