Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çamlıca Kulesi’nin açılış töreninde yaptığı konuşmada görüntü kirliliğinin ortadan kaldırıldığını belirterek, “Çevrecilik lafla olmuyor, çevrecilik ispatla oluyor, bunu yapan da biziz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kanal İstanbul projesi hakkında da konuşarak, “İnşallah Haziran ayının sonunda filan Kanal İstanbul’u şehrimize kazandırmak üzere temelini atıyoruz. Kanal İstanbul üzerinden 6 tane köprü göreceksiniz. Adeta Kanal İstanbul’un sağında solunda iki şehir inşa edeceğiz. O iki şehirle beraber İstanbul bir başka olacak. Bir başka güzel olacak” ifadelerini dile getirdi.
“Sadece ülkemizde değil tüm dünyada örnek teşkil edecek bu projeyi hayata geçirmiş olduk”
“Bizi sevindiren şu; büyük Çamlıca Camii’ni bitirdik. Tabii bitmesiyle birlikte de camiinin kıble tarafı işgal altındaydı Oradaki o metal kuleler adeta orayı işgal etmiş, görüntü kirliliği diyorsanız orada bu kirlilik vardı. Biz bu kirliliği ne zaman ortadan kaldıracağız diye hep bunun gayreti içerisinde olduk. Acaba bunu Adalar’a mı kaldırsak yoksa burada farklı bir uygulama mı yapsak. bunları düşündük. Sonra biz yapacağımız kulemize bunları yerleştirebilir miyiz? Ve ilk o adımı attığımız zamanda, proje üzerinde çok çalıştık, nasıl bir proje yapalım, üzerinde ciddi manada durduk. Sonuna hakikaten sadece ülkemizde değil tüm dünyada örnek teşkil edecek bu projeyi hayata geçirmiş olduk. Tabii sevindiğimiz bir başka boyut, 100 kadar radyonun burada yayın yapıyor olması, ortak yayın yapıyor olması bu da bizim ayrıca bir başarımız oldu. Bundan dolayı da tüm radyo vericilerine hayırlı olsun diyoruz.”
“Çevrecilik lafla olmuyor, çevrecilik ispatla oluyor, bunu yapan da biziz”
“İletişim ve yayıncılık faaliyetlerinde tek verici tesisine geçtiğimiz bu kule sayesinde Çamlıca görüntü kirliliğine son verdi. Aynı modeli şartların müsait olduğu yerlerden başlayarak ülke genelinde yaygınlaştırmayı planlıyoruz. Böylece hem mükerrer yatırımların önüne geçecek, hem çevre kirliliğini önceleyecek hem de hizmet kalitesini yükselteceğiz. Kim çevreci? AK Parti çevreciliğin ispatını bugüne kadar yaptığı yatırımlarla ortaya koymuş olan bir partidir. Çevrecilik lafla olmuyor. Çevrecilik ispatla oluyor. Bunu yapan da biziz. Diktiğimiz ağaçlardan tutun. Bu tür eserlere varıncaya kadar. Bu iş aklidir, ispatı vücut gerektirir. Milyonlarca ağacı biz ülkemizin dört bir yanına diktik. Bir taraftan teröristler geldiler yaktılar hemen artından o yakılan yerlere ağaçlar diktik. AK parti budur. Öyle lafla peynir gemisi yürümüyor. Ancak ispat edeceksin. İşte biz bunları yaptık.
RTÜK’ten lisans alan PTT bünyesindeki verici tesis ve işletim şirketinin kısa sürece bu toparlanmayı ayrıca gerçekleştireceğine de inanıyorum. Nitekim Çanakkale’de de benzer bir eserin inşa edilmiş olması önemli bir adımdır. Kulemizi yeni dönemin en önemli yatırımlarından ve sembol eserlerinden biri olarak görüyorum. Ayrıca mutluyum. Çamlıca Kulesi deniz seviyesinden itibaren 587 metre uzunluğuna sahip bu kule aynı zamanda İstanbul’un en yüksek yapısı unvanına da sahip olacak. Çamlıca Kulesi’nin inşasında emeği geçen tüm kurumlarımızı, herkesi tebrik ediyorum. Bu kuleden yayınlarını sürdürecek medya kuruluşlarına haberleşme şirketlerine özellikle başarılar diliyorum.
“İstanbul bu güzel coğrafyanın adeta kalbi konumundadır”
“İstanbul bu güzel coğrafyanın adeta kalbi konumundadır. Anadolu ve Trakya’daki tüm yerleşim yerlerimiz; oralarda yaşayan tüm vatandaşlarımız öyle veya böyle İstanbul ile mutlaka irtibattadır. İstanbul 81 vilayetin adeta bayrağının dalgalandığı şehirdir. Nüfusumuzun ve iş gücümüzün neredeyse beşte birini barındıran İstanbul milli gelirimizin üçte birini, ihracatımızın yarısını, vergi gelirlerimizin yarıya yakınını üretmektedir. Dünyada böylesine eski yerleşime sahip, böylesine çok tarihi mekanı olan, üç büyük devlete başkente başkentlik yapmış; eğitimden turizme böylesine güçlü altyapı inşa etmiş; ekonomiden sanata her alanda küresel düzeyde en üst düzeye ulaşmış başka bir şehir göremezsiniz” diyen Erdoğan, “Deniziyle boğazıyla adalarıyla ormanlarıyla tepeleriyle hisarlarıyla köprüleriyle boğazın altından geçen tünelleriyle camileriyle İstanbul her geçen yıl daha da güzelleşmektedir ” sözlerini kaydetti.
“Haziran ayının sonunda filan Kanal İstanbul’u şehrimize kazandırmak üzere temelini atıyoruz”
“İnşallah Haziran ayının sonunda filan Kanal İstanbul’u şehrimize kazandırmak üzere temelini atıyoruz. Rahatsız olanlar var olacaklar. Varsın olsunlar. Biz bu eserleri İstanbulumuza, İstanbullu bütün vatandaşlarımıza kazandırdıkça onların onuru, onların bunlardan şevk alacağı bir İstanbul. Her yönüyle ve Kanal İstanbul’u şehrimize kazandırdığımızda İstanbul’un hem coğrafi hem stratejik hem tabii güzelliği bir kat daha artacaktır. Kanal İstanbul üzerinden 6 tane köprü göreceksiniz. Bu altı köprüyle adeta Kanal İstanbul’un sağında solunda iki şehir inşa edeceğiz. O iki şehirle beraber İstanbul bir başka olacak. Bir başka güzel olacak
Ya bunlar nereden çıkardı bunları diyecekler. Kim? O malum tipler. Ama biz yapacağız. Çünkü biz tarihe not düşüyoruz not. İki kıtaya yayılmış böyle bir şehirde yaşamakla, ülke olarak böyle bir şehre sahip olmakla ne kadar iftihar etsek azdır”
“İstanbul’u hak etmek için sevdayla bağlı olmak gerekiyor”
“İstanbul’a yapılan her hizmetin Türkiye’nin tamamına yapıldığının. Burada ortaya çıkan her değerin insanımızın her birinin hayatına yansıdığının bilinciyle hareket ettim. Tabii bazılarına bu gerçekleri anlatmak. Ah kardeşim, çok zor. Anlamıyorlar. Halbuki dünyanın en büyüklerinden biri olan İstanbul Havalimanı sadece İstanbul’a mı hizmet veriyor? Sonradan ilave edilen kısım hariç son etabını hizmete açtığımız Kuzey Marmara Otoyolu, sadece İstanbul’un ulaşımını mı kolaylaştırıyor? İstanbul’da yapılan finans, turizm, kültür, sanat, spor yatırımları sadece İstanbul’a mı değer üretiyor? Elbette bu şehre kazandırılan her eserin olumlu etkisi dalga dalga tüm Türkiye’ye yayılıyor. İstanbul’u hak etmek için önce bu şehre kalpten gelen bir aşkla, sevdayla bağlı olmak gerekiyor. Bu şehrin büyüklüğünden kaynaklanan cefasını da en az sefası kadar öpüp başınızın üzerine koymuyorsanız İstanbul’u hak etmiyorsunuz demektir.”